Günahın Kalp Üzerindeki Etkisi

Günahın Kalp Üzerindeki Etkis

– Kalbin İşlevsizliği:

İmam Cafer Sadık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Şüphesiz ki kalp, gecenin ve gündüzün bir bölümünde öyle bir hâl alır ki onda ne küfr vardır ve ne de iman; eskimiş bir giysi gibidir.[1]

– Kalpteki İmanın Yok Olması:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Bir mümin, kardeşine iftira attığında, suyun tuzda eridiği gibi onun da imanı kalbinde erir.[2]

İmam Cafer Sâdık ((aleyhisselam)) şöyle buyurmuştur:

Bir mümin, kardeşine “Sen benim düşmanımsın.” dediğinde, şüphesiz ki o iki müminden biri kâfir olur. Bir mümin, başka bir mümine iftira ettiğinde, suyun tuzda eridiği gibi onun da imanı kalbinde erir.[3]

– Kalbin Bozulması:

İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Hiçbir şey günah kadar kalbi bozamaz. Kalp günah işlediğinde ve bunu sürdürdüğünde, kalbin üstü altına gelir. (Artık ne hak söz ve ne de nasihat onu etkilemez).[4]

– Kalbin Kararması:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Kişi günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta belirir; tövbe ederse yok olur. Eğer günahını artıracak olsa o nokta da, bütün kalbi saracak kadar artar ve artık ondan sonra asla kurtulamaz.[5]

– Müminin Kalbini Yaralayarak Öldürmek:

Yüce Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Muhtaç biri, ihtiyacını, giderebilecek birinin yanında dile getirir ve o da, bu ihtiyacı karşılamazsa gerçekte onu öldürmüş olur; kılıçla ve mızrakla değil, kalbini yaralamakla.[6]

– Dünya Sevgisi, Keder Doğurur:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Dünyaya gönül veren kimse, üç haslete gönül vermiş olur; sonu olmayan bir hüzne, elde edemeyeceği arzuya ve ulaşamayacağı ümide.[7]

– Yersiz Taasup, Cahiliye Araplarıyla Haşredilme Nedenidir:

Yüce Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Allah, kalbinde bir hardal tanesi kadar ırkçılık olan kimseyi kıyamet günü, cahiliye Araplarıyla birlikte haşredecektir.[8]

– Nefsin İsteklerine Uymak, Kalbin Perişanlığına Neden Olur:

Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Yüce Allah buyurmuştur ki: “Kendi isteğini benim isteğimden öne geçiren bir kulun işlerini bozarım; dünyasını alt üst ederim; kalbini dünya ile meşgul ederim ve dünyadan ona, kendi takdir ettiğimden fazlasını vermem.”[9]

– Müslümanlarda Kusur Aramak ve Onları Kötülemek, Halis İmanı Yok Eder:

Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Ey dilleri ile İslâm getiren ve kalplerine iman girmeyen topluluk! Müslümanları kötülemeyin ve onlarda ayıp aramayın. Çünkü Allah, onlarda kusur arayan kimsenin kusurlarını izler ve Allah, ayıplarını izlediği kimseyi, evinde bile olsa rezil eder.[10]

– Şüpheci Kalbin Duası Kabul Edilmez:

Rivayete göre yüce Allah şöyle buyurmuştur:

O bana dua edip yalvardı, ama kalbinde sana şüpheliydi. Bu hâlde boynu kopacak ve parmakları eriyip dökülecek kadar bana dua etse ve yakarsa da onun duasını kabul etmem.[11]

– Büyüklenen Kalp Cennete Girmeyecektir:

Bu hususta bir rivayet şöyledir:

Kalbinde bir zerre ağırlığında kibir olan kimse cennete girmeyecektir.[12]

– Uzun Arzular, Allah’tan Uzaklaşma Nedenidir:

Müminler Emiri Ali (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Hiç şüphesiz Allah’tan sakınan kimse aziz olur, güç kazanır, doyar, suya kanar, aklı dünya ehlinin aklından üstün olur, bedeni dünya ehliyle bir yerde olur, kalbi ve aklı ahiretle meşgul olur ve dünya sevgisinden gözlerinin gördüğü şeyi kalbinin ışığı söndürür.[13]

– Boş Şeylerle Meşgul Olan Kalbin Duası Kabul Edilmez:

Müminler Emiri Ali (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Yüce Allah, boş şeylerle meşgul olan kalbin duasını kabul etmez.[14]

– Kötü Dilli İnsanın Duası Kabul Edilmez:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

İsrâiloğulları’ndan biri, üç yıl boyunca dua etmiş ve Allah’tan bir erkek oğul istemişti. Duasının kabul edilmediğini görünce, Allah’a hitap ederek şöyle demişti: “Allah’ım! Ben senden uzak mıyım ki benim sözümü duymuyorsun, yoksa sen bana yakınsın da cevap mı vermiyorsun?” Bir gün biri rüyasında ona şöyle der: “Sen üç yıl boyunca kötü bir dil, azgın bir kalp ve doğru olmayan bir niyetle yalvarıyorsun. Öyleyse saçmalamaktan kurtulmalısın, kalbin takvalı olmalı ve niyetini de düzeltmelisin.” Adam bunun üzerine, uyandıktan sonra kendisine söylenenleri yerine getirdikten sonra duaya koyuldu ve böylece de bir oğul sahibi oldu.[15]

– Kötümserlik, Günahın Sonucudur:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Kalbini yokla; eğer arkadaşına karşı içinde tereddüt varsa bil ki, sizden biri yeni bir şey yapmıştır.[16]

– Yüce Allah, Gaflete Düşen Kalbe Nazar Etmez:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Kuşkusuz ki yüce Allah, gafil kalpten gelen duayı icabet etmez. Öyleyse dua ettiğin zaman kalbinle yönel, sonra da kabul edileceğine yakin et.[17]

– Öfke Kalbi Tahrip Eder:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Öfke, hikmet sahibi kimsenin kalbini tahrip eder.[18]

– Öfke Şeytanın Kıvılcımıdır:

İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Sizde olan bu öfke ve gazap, şeytanın kıvılcımıdır ki insanın kalbinde alevlenir. Öyleyse öfkesinden korkanınız yere çöksün; çünkü bu durumda şeytanın vesvesesi ondan uzaklaşacaktır.[19]

– İki Yüzlülük:

Yüce Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Bedendeki huşunun kalpteki huşudan fazla olması, bizim nezdimizde iki yüzlülüktür.[20]

– Kalple Dilin Farklılığı İslâm Gerçeğinden Çıkma Nedenidir:

İmam Rıza (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Diliyle kabul edip de kalbiyle muhalefet eden kimse Müslüman değildir.[21]

– Kalbin Katılığı Bedbahtlığın Alametidir:

Yüce Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Gözün yaşarmaması, kalbin katılığı, dünya hırsının fazlalığı ve günahta ısrar, bedbahtlık alametlerinden bazılarıdır.[22]

– Düşmanlık, Kalbin Hastalık Nedenidir:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Şüphesiz ki düşmanlık, kalbi hasta eder.[23]

– Allah’ı Unutmak, Kalbi Öldürür:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Yüce Allah, Musa’ya (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur: “Beni hiçbir hâlinde unutma; çünkü beni unutmak, kalbi öldürür.”[24]

– Bazı İnsanlarla Birliktelik, Kalbi Öldürür:

Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve alih) şöyle buyurmuştur:

Üç kimse ile birliktelik kalbi öldürür: Rezillerle oturup kalkmak, kadınlarla konuşmak ve zenginlerle birliktelik.[25]

– Şüphe ve Şirk:

İmam Cafer Sâdık (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Şüphe veya şirk barındıran kalp işlevini yitirmiştir.[26]

– Günahın Peşinden Tövbe Etmemek:

İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam) şöyle buyurmuştur:

Her kulun kalbinde beyaz bir nokta vardır ve kulun günah işlemesiyle birlikte onda siyah bir iz belirir. Tövbe ederse o siyahlık yok olur ve günah işlemeye devam ettiği takdirde ise, beyaz noktayı tamamen örtecek şekilde siyahlık artar. Beyaz noktanın tamamen örtülmesi durumunda, o kalbin sahibi hayır yüzü görmez. Nitekim yüce Allah bunu, “İş öyle değil, hayır, kazandıkları şeyler, üst üste kalplerine yığılmıştır da kalpleri pas tutmuştur.” [27] şeklinde açıklamıştır.[28]


[1] Usul-u Kafî, c.4, s.148, hadis: 1
[2] Usul-u Kafî, c.4, s.66, hadis: 1
[3] Usul-u Kafî, c.3, s.249, hadis: 7
[4] Usul-u Kafî, c.3, s.370, hadis: 1
[5] Usul-u Kafî, c.3, s.373, hadis: 13
[6] Usul-u Kafî, c.4, s.338, hadis: 6
[7] Usul-u Kafî, c.4, s.9, hadis: 17
[8] Usul-u Kafî, c.3, s.419, hadis: 3
[9] Usul-u Kafî, c.4, s.31, hadis: 2
[10] Usul-u Kafî, c.4, s.57, hadis: 2
[11] Usul-u Kafî, c.4, s.119, hadis: 9
[12] Usul-u Kafî, c.3, s.423, hadis: 67
[13] Usul-u Kafî, c.3, s.204, hadis: 23
[14] Usul-u Kafî, c.4, s.222, hadis: 2
[15] Usul-u Kafî, c.4, s.16, hadis: 7
[16] Usul-u Kafî, c.4, s.469, hadis: 1,5
[17] Usul-u Kafî, c.4, s.221, hadis: 1
[18] Usul-u Kafî, c.3, s.415, hadis: 13
[19] Usul-u Kafî, c.3, s.415, hadis: 12
[20] Usul-u Kafî, c.4, s.114, hadis: 6
[21] Usul-u Kafî, c.2, s.504, hadis: 25
[22] Usul-u Kafî, c.3, s.397, hadis: 6
[23] Usul-u Kafî, c.3, s.302, hadis: 4
[24] Usul-u Kafî, c.4, s.257
[25] Usul-u Kafî, c.4, s.456, hadis: 8
[26] Usul-u Kafî, c.3, s.195, hadis: 5
[27] Mutaffifîn, 14
[28] Usul-u Kafî, c.3, s.375, hadis: 20

Ana Hatlarıyla Günah ve Etkileri kitabından derlenmiştir.

2 yorum

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.